Özgürlük Şarkıları: Bir Cesaret ve Direniş Hikayesi

Sessizliğin hakim olduğu bir ülkede, Armin* en güçlü silahını yani müziğini güçlü bir şekilde kullandı. Sonuç olarak, ülkesini terk etmek zorunda kaldı ancak Danimarka Mülteci Konseyi‘nin ortağı Mülteci Hakları Merkezi ile tanışana kadar Türkiye’de sığınma başvurusunda bulunmayı bilmiyordu.

“Müzik, özellikle rap, benim hayatım, dünyam, gençliğim, ailem, her şeyim. Hayalim rapi yaşamak ve solumak. Birçok yönden, sanki tanrım gibi, gücümü aldığım bir varlık gibi.”

İran’da dini ve siyasi kısıtlamalar nedeniyle yasaklanmış bir müzik türü olan yeraltı rape olan tutkusundan böyle bahsediyor Armin. Öğrenciyken insan hakları protestolarına katılıp yaptığı müzikle desteğini veriyor. Bunun sonucunda gözaltına alınıyor ​​ve şarkıları gözaltı dosyasına ekleniyor.

Ancak bu durum onu hiç durdurmuyor; müziğiyle ezilenlere ses verme konusunda daha da kararlı hale getiriyor. Armin serbest bırakıldıktan sonra hükümeti eleştiren şarkıları içeren bir albüm kaydederek müzik çalışmalarına devam ediyor. Ailesi ve arkadaşları ise güvenliği konusunda endişeliydiler ve protesto etmeyi bırakması için onu ikna etmeye çalıştılar. Kendini özgürce ifade etme isteği ile hapis cezasının potansiyel riskleri arasında kalan Armin, ülkesinden Türkiye’ye kaçmaya karar veriyor.

Türkiye’ye vardıktan sonra Armin, Isparta’ya gidiyor ve orada oturma izni başvurusunda bulunuyor. Daha sonra, müziğini özgürce yazma şansı da vereceğini umarak kendi işini kuruyor ancak istediği gibi başarılı olamıyor. Maddi sıkıntılarla karşı karşıya kalırken, sosyal medyada da müziği henüz tanınmıyordu. Avrupa’ya gitmeye karar veriyor ancak bu esnada idari gözetime alınarak bir geri gönderme merkezine götürülüyor.

Ülkesine geri gönderilme tehlikesiyle karşı karşıya kalan Armin, onu Mülteci Hakları Merkezi (MHM) ile tanıştıran başka bir tutuklu aracılığıyla umut buluyor. Armin, kurumumuzun Mülteci Hakları Merkezi (MHM) ile Danimarka Mülteci Konseyi (DRC) ortaklığıyla yürüttüğü proje kapsamında idari gözetim altındaki kişiler için İdari Gözetim Destek Hattı’na (+90 507 218 62 85) ulaşıyor. Avrupa Birliği (AB) tarafından finanse edilen proje, sığınmacılara ve savunmasız göçmenlere hukuki danışmanlık hizmeti sunarak, idari gözetim ve sınır dışı kararlarına itiraz etmelerine ve koruma mekanizmalarına erişmelerine destek oluyor. Mülteci Hakları Merkezi olarak Armin’e İstanbul’a kadar eşlik edip sınır dışı kararının bozulmasına yardımcı olduk. Armin bu süreçte endişeliydi ancak ekibimizin kararı bozmayı başarması ve sığınma kaydı için başvurmasına yardımcı olmasıyla Armin yeniden güvendeydi.

“MHM’den inanılmaz bir destek aldım. Avukatlar sadece son derece yetenekli değil, aynı zamanda son derece profesyonel. Davamı büyük bir özen ve özveriyle ele aldılar, muazzam bir çaba sarf ettiler. Sıkı çalışmalarını, tutarlı takiplerini ve çalışmalarının arkasında kararlı bir şekilde durma biçimlerini gerçekten takdir ettim.” diyen Armin; sığınma yükümlülüklerinin bir parçası olarak Erzurum’a taşındı. Güvende olmasına rağmen özgürce müzik yapamayacağından endişe ediyordu, ancak onu bekleyen bir sürpriz vardı.

İdari gözetim altındayken sosyal medyadaki takipçilerinin çoğu onu desteklemeye başladı. Bazıları ona bir stüdyo teklif etti ve Türkiye’deki birkaç şehirde konserler düzenlemesine yardımcı oldu. Hayali sonunda gerçek oldu.

“Takipçilerim için bir umut ışığı, ifade edemedikleri düşünce ve duyguların sesi olmak istiyorum. Kendi yolumu sürdürürken onların iç dünyalarını yansıtmak istiyorum.”

Armin artık güvende olsa da, hâlâ özgürce ve güvenli bir şekilde yaşamak için mücadele eden sayısız kişi var. DRC ve MHM, tüm mültecilerin ihtiyaç duydukları yasal koruma ve desteğe erişebilmelerini sağlamaya devam ediyor.

*Yararlanıcının adı ve bazı kişisel bilgileri, olay akışını bozmayacak şekilde değiştirilmiştir.

Hikayeyi Paylaşın